2010 yılında kurulan Avrupa Uyuşturucu İzleme Ağı tarafından başlatılan ve şehirlerin atık sularının incelenmesi yoluyla uyuşturucu ile mücadeleye yönelik veri toplanması amacı taşıyan "Atık Sulardan Psikoaktif Maddelerin Tespit Edilmesi" projesi, Avrupa'nın önemli şehirlerinden sonra Türkiye'de 2019 yılı itibari ile yürütülmeye başladı. T.C. İçişleri Bakanlığı ortaklığı, Sağlık Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı işbirliği ile yürütülen proje, 18 ilde uygulanmaya devam ediyor.
2018-2023 Uyuşturucu ile Mücadele Eylem Planı (UMEP) kapsamında İçişleri Bakanlığı tarafından sağlanan fon ile projenin Yeşilay koordinasyonunda; İçişleri Bakanlığı ortaklığında Adalet Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı iş birliğinde yürütülmesine karar verildi. Ocak 2019 tarihinde başlayan ve 2. Fazı tamamlanan projede, T.C. İçişleri Bakanlığı'nın katkı ve desteğinin çerçevesini belirleyen protokol, T.C. İçişleri Bakanlığı'nın ev sahipliğinde Bakan Süleyman Soylu ve Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk'ün katılımı ile imzalandı. İmzalanan protokol uyarınca, 2019 sonuna kadar belirlenen illerde 4 fazdan oluşan numune toplama çalışmaları gerçekleştirilecek. Atık su numunelerinin, İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsü, Çukurova Üniversitesi Madde Bağımlılığı Eğitim, Araştırma ve Koordinasyon Birimi tarafından analizi yapılmaktadır.
Atık Sulardan Psikoaktif Madde Analizi Projesi; Türkiye'nin de aralarında yer aldığı, İspanya'dan Danimarka'ya toplam 20 ülkede 73 şehirde uygulanıyor. Bunlar arasında, Madrid, Lizbon, Barselona, Bristol, Amsterdam, Berlin, Milano, Paris, Oslo, Helsinki, Kopenhag, Dortmund, Münih, Zagreb gibi şehirler bulunuyor.
Bu çalışma ile Türkiye genelinde uyuşturucu ile mücadele kapsamında, bilimsel kanıta dayalı rakamsal verilere sahip olunması, araştırma kapsamındaki diğer ülkelerle karşılaştırma, arza yönelik trend analizi ve gelişim ve önleme çalışmalarına dair rakamsal veriler elde edilebilecek. Protokol ve proje hakkında konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, araştırmanın önemine değinerek şunları söyledi:
"Türkiye'nin ve dünyanın, hatta insanlığın önemli bir meselesi olan uyuşturucu ile mücadelede hem ülkemizin hem de tarihimizin önemli cemiyetlerinden, önemli kurumlarından olan Yeşilay ile bir protokol imzalamanın memnuniyeti içerisindeyiz. Memnuniyetimiz iki türlü. Birincisi, uyuşturucu ile mücadelede belki de elimizdeki veri ve bilgi setlerini çok daha iyi değerlendirebileceğimiz, analiz edebileceğimiz ve elimizde bulunacak ve bizim politika oluşturabilme amacımıza kaynak teşkil edebilecek bir adımı atmak. İkincisi; özellikle Türkiye'de çok ihtiyacımız olan, bir sivil toplum kurumu ile bunu yapabilme kabiliyetine sahip olmak. Yani sorumlulukları paylaşabilmek, beraber politika oluşturabilecek veri setlerini, bilgi setlerini tanzim edebilmek, takip edebilmek ve bunu birlikte paylaşabilmek. Öncelikle başta Mücahit Bey olmak üzere tüm Yeşilay camiasına burada bu sorumlulukları kendi üzerine aldıkları, bunu paylaştıkları için ve aslında burada çok da ihtiyaç, bunu toplumsallaştırmaya çalıştıkları için teşekkür etmek istiyorum."
"Bilimsel temelli verilerle sağlıklı işler yapabiliriz"
Protokolün imza töreninin ardından Yeşilay Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, Yeşilay'ın bağımlılıklardan arınmış sağlıklı bir topluma ulaşılması yolunda çalıştığına dikkat çekerek, şunları söyledi:
"Bilimsel temelli, kanıta dayalı verilerle ancak sağlıklı işler yapabiliriz. Yeşilay olarak, çalışma alanlarımızı ve yöntemlerimizi belirlerken; gelecek sonuçlardan yararlanacağız, neyle mücadele ettiğimizi, hangi alanda hangi tarafa yoğunluk vermemiz gerektiğini çok iyi bileceğiz. Adeta nokta atışı yapabileceğiz. Gelen bilgiler ve akışlar Türkiye'nin bağımlılık haritasını çıkartmamızda bize çok destek verecek. Mücadele yöntemimizi belirleyecek ve gücümüzü artıracak. Yeşilay, dünyada katıldığı tüm toplantılarda ve Birleşmiş Milletler nezdinde bağımlılığın ve bağımlılık yapıcı maddelerin tümüne karşı eşit mesafede durulması gerektiği ve önleyiciliğin en önemli nokta olduğunu, bağımlılıkla mücadeleden vazgeçmemiz gerektiğini yüksek sesle haykırıyor. Ve bugün 57 ülkede ‘Yeşilay' var. Ülke Yeşilayları da savunuculuk faaliyetlerinde bizlere hem kendi ülkelerinde hem de uluslararası camiada ciddi destekler veriyorlar. Bizim için gurur verici bir tablo. STK ile Kamu iş birliğinin çok güzel sergileneceği ve bu projenin çok hayırlı olacağını, faydalı olacağını düşünüyoruz. Tekrar Sayın Bakanımıza ve bu projede emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum."
© Copyright 2024 karadenizpress.com Tüm Hakları Saklıdır.
Web sitemiz Hibya Haber Ajansı Abonesidir.